Bu bölümde, “erişilebilirlik” kavramını masaya yatırıyoruz. Her arayana cevap vermek, her isteğe evet demek zorunda mıyız? Sürekli ulaşılabilir olmak, öz değerimizi nasıl etkiler?Sınır koymanın bencillik değil, bir öz şefkat eylemi olduğunu hatırlatıyor; kendimizi korumanın, tükenmemek için ne kadar gerekli olduğunu konuşuyoruz. Enerjimizi herkese değil, hak edene ve gerçekten önemli olana yönlendirebilmenin yollarını arıyoruz.Eğer siz de “hayır” demekte zorlanıyorsanız, herkesin yükünü omuzlamaktan yorgun düştüyseniz ya da kendinize daha fazla alan açmak istiyorsanız, bu bölüm tam size göre. Gelin, birlikte sağlıklı sınırlar çizmeyi ve kendimize sadık kalmayı konuşalım.

Bu bölümde, kişisel finansın zamansız derslerini barındıran Babil’in En Zengin Adamı kitabını masaya yatırıyoruz. Parayla kurduğumuz ilişkiyi, birikim yapmanın inceliklerini ve maddi özgürlüğe giden yolda bize rehberlik edebilecek kadim prensipleri konuşuyoruz.Birikim alışkanlığı nasıl geliştirilir? Gelirimizin bir kısmını nasıl kendimize ayırabiliriz? Zenginlik sadece çok para kazanmak mıdır, yoksa doğru alışkanlıklar mı bizi zenginleştirir? Kitaptan yola çıkarak bu sorulara cevap arıyor, kendi hayatımıza nasıl uyarlayabileceğimizi tartışıyoruz.Eğer siz de maddi anlamda daha sağlam bir temel kurmak, tasarruf etmeyi bir yaşam biçimine dönüştürmek ya da finansal farkındalığınızı artırmak istiyorsanız, bu bölüm tam size göre. Gelin, birlikte Babil’in zenginlik sırlarını keşfedelim.

Bu bölümde, hepimizin zaman zaman hissettiği o içsel durgunluk hâlini, yani yaşam enerjisinin düşmesini mercek altına alıyoruz. Hayata karşı duyduğumuz motivasyon azaldığında, kendimizi tükenmiş, yorgun ya da kopmuş hissedebiliriz. Peki, bu enerjiyi ne tüketir? Ve en önemlisi: Onu yeniden nasıl canlandırabiliriz?Yaşam enerjisi nedir, nasıl hissedilir, hangi alışkanlıklar ve duygusal durumlar onu besler ya da zayıflatır? Günlük yaşamda küçük ama etkili adımlarla enerjimizi nasıl yükseltebiliriz? İçsel canlılığımızı yeniden kazanmak ve ruhsal dengemizi korumak için nelere dikkat etmeliyiz?Eğer siz de son zamanlarda enerjinizin azaldığını hissediyorsanız ya da içsel dengenizi güçlendirmek istiyorsanız, bu bölüm sizin için. Gelin, birlikte yaşam enerjimizin izini sürelim ve onu nasıl yeniden parlatabileceğimizi keşfedelim.

Kıskançlık konusunu daha önce bu kadar detaylı ve çok yönlü düşünmemiş olabilirsiniz. Biz de konuştukça daha detaylı düşündük ve bazı şeylerin daha çok farkına vardık.Kıskançlığın faydalı olabilecek yanları da sohbetimizin içeriğinde yer alan çarpıcı yanardan biri. Ayrıca zaman zaman hepimizin yaşadığı arkadaşlar arası kıskançlık ya da sokaktan geçen herhangi birini kıskanmayı da gelin hep birlikte bu bölüm aracılığıyla düşünmüş olalım.Haydi siz de bizimle kıskançlığa dair deneyim ve düşüncelerinizi yorumlarda paylaşın.Herkes için keyifli ve faydalı bir bölüm olmasını diliyoruz.

Hayatlarımızı bir günlüğüne değiştirsek ne olurdu? Ya görünmez olsaydın, ilk iş ne yapardın? Zaman makinesini sadece bir kez kullanma hakkın olsa, hangi ana giderdin?Gerçeklikten biraz uzaklaşıp, “ya şöyle olsaydı?” diye sorduğumuz bu keyifli bölümde hem hayal gücümüzü zorluyor hem de kendimizle ilgili fark etmediğimiz bazı düşünce kalıplarına yakından bakıyoruz.Eğlenceli, düşündürücü ve bol kahkahalı bu sohbete seni de bekliyoruz!

Bugün hayatımızın farklı bir evreye geçişi üzerine samimi bir sohbet paylaşıyoruz sizlerle.Evet, Az Yanlışa Doğru artık bir Almanya-Türkiye Podcast kanalıdır🥳 Bölüm içerisinde detaylıca konuştuğumuz üzere Muaz, Yüksek Lisans eğitimi için Almanya'ya taşındı☺️Bize oradaki yaşadıklarını, eğitim sisteminden günlük yaşama, iş imkanlarından ırkçılığa, ekonomiden kültürel farklılıklara kadar ilk izlenimlerini samimi bir şekilde aktardı.Oldukça içten, doğal ve keyifli bir sohbet olduğunu düşünüyoruz🙂‍↔️Umarız siz de dinlerken bizim gibi keyif alırsınız. Umarız yeni fikirler parlar zihninizde💫Ve umarız hepimiz istediğimiz, hayalini kurduğumuz imkanlara en kısa zamanda hayır ve sağlık içerisinde ulaşırız🫰🏻Yorumlarda bizi yalnız bırakmayın lütfen🤍Kuş sesleri eşliğinde keyifli dinlemeler dileriz😌

Sohbet etmek… Kimi zaman iç dökmek, kimi zaman kahkaha atmak, bazen de sadece bir “ben de öyleyim” demek değil midir?

Sohbetin insanlar üzerindeki etkisini, bizi nasıl rahatlattığını, yakınlaştırdığını ve bazen de nasıl dönüştürdüğünü masaya yatırdık.

Kimi anlarda dalıp gittik, kimi yerde eskilere gittik, kimi yerde de kahkahalar attık.

Siz de bu keyifli muhabbetin bir parçası olun... Belki siz de sohbete ortak olmuş gibi hissedersiniz😇

Bu bölümde, hepimizin içinde zaman zaman kabaran şeyleri konuştuk: Sevmediğimiz şeyler!Günlük hayatımızda canımızı sıkan, bizi rahatsız eden ya da içten içe “keşke olmasa” dediğimiz durumları bir bir listeledik ve neden bu kadar rahatsız olduklarını konuştuk.Negatif bir konu konuşmuş olmamıza rağmen son derece eğlenceli bir sohbet oldu.Dinleyen herkesi keyiflendiren bir bölüm olmasını diliyoruz!

Bugün, insan ilişkilerinde ve kendi iç dünyamızda derin bir yere sahip olan “anlayışlı olmak” temasını inceliyoruz. Anlayış, sadece karşımızdakini dinlemekten mi ibaret, yoksa empati ve sabrın ötesinde bir bilinç hali mi? Kendi sınırlarımızı ve başkalarının farklılıklarını nasıl kabul edebilir, böylece daha sağlıklı ve huzurlu bağlar kurabiliriz?Bu bölümde, anlayışın ruhsal ve sosyal boyutlarını keşfederken, günlük hayatımızda karşılaştığımız zorluklara karşı nasıl daha yumuşak ve kapsayıcı bir duruş geliştirebileceğimizi konuşuyoruz. Eğer siz de ilişkilerinizde ve kendinizle olan iletişiminizde daha derin bir anlayış ve kabullenme arıyorsanız, bu bölümü mutlaka dinleyin!

Bugün insanı insan yapan en temel değerlerden biri olan vicdanı konuşuyoruz. Vicdan nedir, nasıl oluşur, ne zaman susar ya da konuşur? Günlük hayatımızdaki kararlarımızda vicdanımızın rolü ne kadar büyük? Kendi iç sesimizi dinlemek ve anlamak üzerine samimi bir sohbet sizleri bekliyor🌿