MAİDE SÛRESİ 95-109 MEALİ N112 M005
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adı ile
95 Ey iman edenler, ihramlı iken avı öldürmeyin. Sizden biri bilerek avı öldürse cezası; sizden iki adil kişinin kararıyla, öldürdüğü avın dengi bir hayvanı Ka'be’de kurban olarak kesmek veya fakirleri doyurmak veya buna denk oruç tutmaktır. Bu yaptığının cezasını tatmak içindir. Geçmişte olanları Allah afvetti. Kim geçmişe dönerse Allah ondan intikamını alır. Allah güçlüdür, intikam sahibidir.
96 Size ve yolculara yiyecek olarak deniz avı ve yemeği size helal kılındı. İhramlı olduğunuz müddetçe kara avı size haram kılındı. Huzurunda toplanacağınız Allah’tan sakının.
97 Allah; Kabe'yi, Beyti haram'ı insanlar için kıyam (doğrulma, ayağa kalkma) yeri kıldı. Haram ayı, kurbanlığı ve boynuna gerdanlık takılan kurbanlıkları da kıyama vesile kıldı) Bu, göklerde ve yerdekileri Allah'ın bildiğini, Allah'ın her şeyi bildiğini bilmeniz içindir.
98 İyi bilin ki; Allah'ın azabı şiddetlidir ve Allah esirgeyendir, bağışlayandır.
99 Peygambere düşen yalnızca apaçık tebliğdir. Allah, açıkladığınızı da gizlediğinizi de bilir.
100 De ki: "Pisin çokluğu tuhafına gitse de pis ile temiz denk olmaz. Ey akıl sahipleri, Allah’tan sakının ki kurtuluşa eresiniz.
101 Ey iman edenler, açıklandığında hoşunuza gitmeyecek şeyleri sormayın. Eğer Kur’ân indirilirken onlardan sorarsanız size açıklanır. Allah onları afvetmiştir. Allah, afvedendir, halimdir.
102 Sizden önceki toplum onları sormuştu da daha sonra onlarla kâfir olmuşlardı.
103 Allah, Bahire, Saibe, Vasile, Hâm (gibi batıl inançlar) ı meşru kılmadı. Ancak kâfirler Allah'a iftira ederler, onların çoğu da akıl edemezler. (Cahiliye döneminde Araplar, develerinin yaptığı doğum sayısınca onlara kutsiyet verirler ve develer dokunulmazlık elde derlerdi. Rabbimiz bu türden bütün batıl inançları reddetmemiz için bunları örnek veriyor)
104 Onlara: "Allah'ın indirdiklerine ve peygambere geliniz" dendiğinde, "Bize atalarımızı üzerinde bulduğumuz şey yeter" derler. Ya ataları bir şey bilmiyor ve doğru yolda gitmiyorlarsa?
105 Ey iman edenler, size gereken kendinizi (ve toplumunuzu) düzeltmektir. Siz doğru yolda olduğunuz zaman sapıtanlar size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah'adır. O, size yaptıklarınızı haber verecektir.
106 Ey iman edenler, sizden birinize ölüm geldiğinde vasiyyet anında sizden iki adil şahit gerekir. Eğer yolculuk anında ölüm size isabet ederse, sizden olmayan iki şahit olursa, o ikisini namazdan sonra alıkoyarsınız ve eğer şüphelenirseniz "Yakın akraba da olsa para karşılığında yeminimizi satmayacağız, Allah'ın şahitliğini gizlemeyeceğiz. (Eğer şahitliği yapmazsak) o takdirde biz günahkarlardan oluruz" diye yemin ederler.
107 Eğer bunların günaha girdiklerine vakıf olunursa, onların yerine, hakkına tecavüz edilen taraftan iki şahit geçer ve "Allah'a yemin olsun ki bizim şahitliğimiz onların şahitliğinden daha doğrudur ve biz haddi aşmadık, o takdirde biz zalimlerden oluruz" diye yemin ederler.
108 İşte bu, şahitliği gereği gibi yerine getirmelerine, yeminlerinden sonra yeminlerinin reddedilmesinden korkmalarına en yakın çaredir. Allah’tan sakının ve dinleyin. Allah fasık toplumu doğru yola iletmez.
109 O günde Allah, peygamberleri toplayacak ve "Size nasıl karşılık verildi?" diyecek. Onlar: "Bizim hiçbir bilgimiz yok, gizlileri bilen şüphesiz sensin sen" diyecekler.
https://soundcloud.com/kuranikerimtefsiri/maide-suresi-95-109-tefsiri