RA’D SÛRESİ 26-32 MEALİ N096 M013
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
26 Allah, rızkı dilediğine açar ve (dilediğine) kısar. Onlar (kâfirler), dünya hayatıyla sevindiler. Halbuki dünya hayatı âhirete oranla bir geçimlikten ibarettir.
27 Kâfirler: "Ona Rabbinden bir âyet (mu'cize) indirilmeli değilmiydi?" derler. De ki: Allah dilediğini sapıtır, gönlünü yönelteni de hidâyette kılar.
28 Onlar ki, iman ederler ve kalpleri Allah'ın zikri ile tatmin olur. İyi bilinki kalpler, ancak Allah'ın zikriyle tatmin olur.
29 İman edip, ameli salih işleyenlere müjdeler olsun. Görülecek yerin güzeli onlar içindir.
30 İşte böylece Seni de bir ümmete peygamber olarak gönderdik ki, sana vahy ettiğimizi onlara okuyasın. Onlardan önce de ümmetler gelip geçmişti. Onlar Rahmân'ı inkâr ediyorlar. De ki: "O, benim Rabbimdir. O’ndan başka ilâh yoktur. Ona güvendim. Dönüşüm Onadır."
31 Eğer Kur’ân'la dağlar yürütülseydi, yeryüzü parça parça edilseydi, ölüler konuşturulsaydı (kâfirler yine iman etmezlerdi) işlerin hepsi Allah'a aittir. İman edenler bilmediler mi ki, Allah dileseydi bütün insanlara hidâyet verirdi. Kâfirlerin yaptıkları yüzünden başlarına ani bir bela gelecek veya yurtlarının yakınına konacak. Allah'ın va'di gelinceye kadar sürüp gidecek. Şüphesiz Allah va'dinden dönmez.
32 Senden önceki peygamberlerle de alay edildi. Kâfirlere önce mühlet verdim sonra yakaladım. Benim azabım nasılmış?
https://soundcloud.com/kuranikerimtefsiri/rad-suresi-26-32-tefsiri