Lem'alar Mecmuası

(84) 18. Lem'a, Sh 146 | Hz Ali ra'ın gaybî kerâmâtına işaret eden birinci kerâmet-i Aleviye risalesi


Listen Later

ONSEKİZİNCİ LEM‘A

Bu lem‘a, birinci kerâmet-i Aleviye olup, gaybî kerâmâttan bahseden Sikke-i Tasdîk-i Gaybî mecmûasının 132. sahîfesinden 142. sahîfesine kadar yazılmış olduğundan, buraya dercedilmemiştir.
Sıkke-i Tasdîk-i Gaybî
Birinci Kerâmet-i Aleviye
Cây-ı dikkat: Şu acîb Lem‘anın ehemmiyeti üç noktadan geliyor: Birincisi ve en mühimi: Gizli kalmış, gaybî mühim bir mu‘cize-i Ahmediyeyi (asm) cevâmiü’l-kelim (Hâşiye) nev‘inden iki cümleden ibâret bir hadîs-i şerîf, iki sahîfe kadar hakāik-i târîhiyeyi ve iki devlet-i azîme-i İslâmiyenin hâtimelerini ifade ediyor.
İkincisi: Kerâmât-ı evliyâ hak olduğuna kat‘î bir burhângösteren Hazret-i Alî radıyallâhü anhın, latin hurûfunun kabûlünü tam tarihiyle ve tarz-ı tatbîkini iki kelime ile göstermesidir.
Üçüncüsü: Risâle-i Nûr şâkirdlerine ve nâşirlerine karşı Hazret-i Alî radıyallâhü anhın irşâdkârâne ve teveccühkârânebakması ve işaret etmesidir.
Hazret-i Gavs-ı A‘zam Şeyh-i Geylânî’nin (ks) sarâhat derecesindeki kerâmet-i gaybiyesini te’yîd ve takviye eden, Hazret-i Esedul-lâhi’l-Gālib Ali İbn-i Ebî Tâlib radıyallâhü anh ve kerremallâhu veche, Kasîde-i Ercûze-i meşhûresinde aynen ihbârât-ı Gavsiyeyi tasdîk edip işaret ediyor. Mecmûatü’l-Ahzâb’ın beş yüz seksen iki sahîfesinden beş yüz doksan yedinci sahîfesine kadar, o Ercûze’dir. O Ercûze’nin mevzuu ve içindeki maksad-ı aslî, İsm-i A‘zam'ı tazammun eden altı ismin ehemmiyetini beyân etmek, hem o münâsebetle istikbâldeki bir kısım umûr-u gaybiyeye ve te’sîs-i İslâmiyetteki bir kısım mücâhedâtına işaret etmektir.
Evet, Hazret-i İmâm-ı Alî radıyallâhü anh, üstâdı olan Habîbullâh Aleyhissalâtü Vesselâm’dan aldığı dersin bir kısmını işârî bir sûrette zikrediyor. Feth-i Hayber’deki hem mu‘cize-i Nebeviye, hem kerâmet-i Aleviye olan hârika vâkıayı bahsettiği gibi; te’sîs-i İslâmiyete temas eden mühim noktaları da bahsediyor, sonra istikbâle bakıyor. Peygamber-i Zîşân Aleyhissalâtü Vesselâm’dan
Hâşiye: Mu‘cizât-ı Ahmediye’ye (asm) dâir olan On Dokuzuncu Mektub’un cüz’-ü evvelinde zikredilen hadsiz ihbârât-ı gaybiye-i Ahmediye (asm) nev‘inden seksen mu‘cize-i gaybiye-i Ahmediye, (asm) bununla seksen bir olur.
Sayfa 133
aldığı dersle bir kısım A‘râbın kendisine karşı isyanlarından hiddet ederek demiş: ف۪ي عِلْمٍ تِسْع۪ينَ حِسَابِ الْفَارِس۪ي ٭ مِنْ بَعْدِ قَرْنٍ تَاسِعِ الْمَعَاص۪ي ٭ سَتَظْهَرُ الْفُرْسُ عَلَي الْاَعْرَابِ ٭ تَقْتُلُهُمْ كَقَتْلَةِ الدَّوَٓابِّ ٭ تَكُونُ مَبْدَأُ فِتَنِ عَوَابِسِ ٭ مُظْلِمَةً كَظُلْمَةِ الْخَنَاد۪يسِ Yani, “Dokuz karın sonra ‘Fürs’ yani akvâm-ı şarkiye, A‘râb üzerine hücum edecek. Galebe edip A‘râbı hayvan gibi kesecek. Öyle müdhiş fitneler ve karanlıklı musibetler ki, en karanlıklı gecelerden daha ziyâde karanlık olacak.”
İşte Hazret-i Alî radıyallâhü anhın bir kerâmet-i bâhiresi ki, kendinden beş yüz sene sonra gelen ve Arab Devlet-i Abbâsiyesini mahveden ve hadsiz kütüb-ü İslâmiyeyi nehr-i Fırât’a döken ve A‘râbı gayet zâlimâne katleden Hülâgū vâkıa-i meşhûresini haber veriyor. Çünki meşhur olan karın, kırk sene değil, o zamanın ıstılâhınca ağleb-i ömür olan altmış seneden ibârettir. Çünki bir devir altmış senede değişir.
Bu sûretle İmâm-ı Alî radıyallâhü anhın hicretten otuz sene sonra Kûfe’de yazdığı bu Ercûze’deki dokuz def‘a altmış, otuza ilâve edilse beş yüz yetmiş oluyor ki, Cengiz’in ve Hülâgū’nun hücum ve tahrîbât zamanıdır.
....

...more
View all episodesView all episodes
Download on the App Store

Lem'alar MecmuasıBy Av. Ali Kurt