Davetul İslam

849 - Yasin Suresi Tefsiri 2. Ders - Necati Koçkesen


Listen Later

Yasin Suresi 13. Onlara, bir zamanlar elçilerin geldiği o şehir[3] halkını misal getir:
[3] Bu şehrin Antakya, elçilerin Hz. İsa’nın havârileri, muhatapların Roma imparatorluğunun hâkimiyeti altındakiler olduğu söylenmiştir.
Yasin Suresi 14. O zaman, kendilerine iki elçi gönderdik de onları yalanladılar. Biz de bir üçüncü (elçi) ile (o elçileri) destekledik. (Onlar) da dediler ki: “Gerçekten biz, size gönderilmiş elçileriz.”
Yasin Suresi 15. (O şehirliler:) “Siz de bizim gibi bir beşerden başkası değilsiniz. Hem Rahmân hiçbir şey indirmemiştir. Siz, sadece yalan söylüyorsunuz.” dediler.
Yasin Suresi 16-17. (Elçiler) dediler ki: “Rabbimiz biliyor ki hakikaten biz, size gönderilmiş elçileriz. Üzerimizdeki (vazife), açıkça tebliğden başkası değildir.”
Yasin Suresi 18. (O şehirliler:) “Doğrusu biz, sizin yüzünüzden uğursuzluğa uğradık (kıtlık geldi). Eğer (bu davetten) vazgeçmezseniz, mutlaka sizi taşlayarak öldürürüz (recmederiz) ve (böylelikle) bizden size acıklı bir azap dokunur.” dediler.
Yasin Suresi 19. (Onlar da:) “Uğursuzluğunuz kendi beraberinizde(ki küfürden)dir. Size öğüt verilince mi (uğursuzluğa uğruyorsunuz)? Hayır! Siz (isyanda) haddi aşan bir kavimsiniz.” dediler.
Yasin Suresi 20-21-22-23-24-25. O şehrin öbür ucundan (bunların geldiğini duyan imanlı) bir adam[4] koşarak geldi ve dedi ki: “Ey kavmim! Gönderilmiş (bu elçi)lere uyun. Sizden hiçbir ücret istemeyen (bu) kimselere uyun. Onlar doğru yola erişmişlerdir. Ben, niçin beni yaratana kulluk etmeyeyim? Oysa ancak O’na döndürüleceksiniz. Ben, O’ndan başka ilâhlar edinir miyim? Eğer çok esirgeyen (Allah) bana bir zarar vermek dilerse, onların (o putların) şefaati bana hiçbir fayda vermez ve beni kurtaramazlar. Şüphesiz (böyle yaparsam o zaman) ben, apaçık bir şaşkınlık ve ziyan içinde olurum.[5] (Ey elçiler!) Ben sizin Rabbinize iman ettim, beni duyun (ve şâhit olun).”[6]
26-27. (Şehirliler tarafından taşlanılan o kimseye ölümü sırasında:) “Gir cennete.” denildi. (O da:) “Keşke kavmim, Rabbimin beni bağışladığı(nı) ve beni ikram edilenlerden kıldığını bilseydi (bu durumda elbette iman ederlerdi)!” dedi.[7]
28. O(nun şehit edilmesi)nden sonra, kavminin üzerine (helaki için) gökten bir ordu indirmedik, indirecek de değildik.
29. (Onların helaki Cebrail’e ait) bir çığlıktan başkası olmadı, hemen sönü(p gidi)verdiler.
30. Ne yazık şu kullara! Kendilerine bir peygamber gelmeye görsün, onunla mutlaka alay ederlerdi.
31. Görmediler mi, onlardan önce nice nesilleri helak ettik. Artık bunlar bir daha kendilerine dönmezler?
32. (Onların) hepsi de, toplanıp huzurumuza getirileceklerdir.
...more
View all episodesView all episodes
Download on the App Store

Davetul İslamBy Necati Kockesen