Gökleri ve yeri 6 günde yaratan O’dur. Sonra arşın üzerine istiva etti. Arza gireni ve ondan çıkanı ve semadan ineni ve orada uruç edeni (yükseleni) bilir. Ve siz nerede iseniz O, sizinle beraberdir. Ve Allah, sizin yaptıklarınızı en iyi görendir. (57/Hadîd4)
Allah, “6 yevmde (yevm Arapça gün demek) kâinatı yarattım.” buyuruyor ve Kur’ân’da geçen kâinat, değişik yaratılan dünyaların, âlemlerin isimlerine baktığımız zaman, zahiri âlem ismini görüyoruz, berzah âlemi ismini görüyoruz, gayb âlemi ismini görüyoruz ve gayb âlemine ait olan bir berzah âlemi, emr âlemi ve onun zıddı olan zülmanî âlem. 3 tane asıl, 3 tane de onların karşıtı.
Ve Biz, herşeyden (zıttıyla kaim kılarak) çift yarattık. Umulur ki böylece siz tezekkür edersiniz (51/Zâriyât-49)
Öyleyse Allah’ın 6 günde yarattığı 6 âlemin 3’ü asıl, 3’ü de onların karşıtı. Fizik vücudumuz zahiri âlemin bir parçası. Nefsimiz, bu zahiri âleme ait olan berzah âleminin bir parçası. Zahiri âlemin dışındaki bütün âlemlere bizim dünyamızdaki insanlar gayb âlemi diyorlar. Gayb âlemi bütün âlemleri birden, dünyanın, zahiri âlemin dışındaki yani şu görünen kâinatın dışındaki bütün âlemleri kapladığı halde Kur’ân’ı Kerim’de, biz konuya isim verebilmek için cinlerin yaşadığı âleme gayb âlemi diyoruz ve cinlerin de bir berzah âlemi var, gayb âleminin berzah âlemi oluyor. Zahirî âlem asıl, bu âlemin berzah âlemi, onun zıddı. Gayb âlemi asıl, gayb âleminin berzah âlemi, onun zıddı. Bir de Sıratı Mustakîm boyunca uzanan, 7 tane gök katını kapsayan, insan ruhunu Allah’a kadar ulaştıran bir yol var; Sıratı Mustakîm.
İşte zemin katın üstünde yıldızların ötesinde 1. kat oluşuyor. Bütün yıldızlar, bütün bir kâinat adını verdiğimiz zahiri âlem, sadece zemin katı oluşturuyor sevgili izleyenler ve dinleyenler! 1. kat, Allah’a ulaşan yolun 1. katı, ondan sonra geliyor ve emr âlemi, oradan sonra 7 tane katı aşarak Allah’ın Zat’ına kadar, 7 tane katı aşarak varlıklar âlemini tamamlıyor, varlıklar âlemi bittikten sonra ruhun yoklukta bir yolculuk yaparak Allah’a ulaşması lâzım.
Öyleyse 7 tane âlemi kaplayan, varlıklar âlemini kaplayan âlem; emr âlemi, ruhların âlemi. Allahû Tealâ’nın huzurunda ve bütün katlarda yaşamakta olan, sonsuza kadar da yaşayacak olan ruhlar var. Ruhlar enerji bedenlerdir, zamandan etkilenmezler, sonsuza kadar yaşamaya devam ederler.
Böyle bir dizayn içerisinde, Allahû Tealâ’nın ihsanlarına baktığımız zaman, emr âleminin de bir zıddı olması lâzım diye sonuca ulaşıyoruz, o zıt da zemin kattan başlayan zemin katın altındaki birinci kattan başlayan, 7 kat aşağı doğru devam eden, siccîne kadar uzanan bir zülmanî âlem. Öyleyse:
1- Zahiri âlem,
2- Onun berzah âlemi,
3- Gayb âlemi,
4- Onun berzah âlemi,
5- Emr âlemi ve
6- Onun zıddı olan zülmani âlem diye 6 tane âlemden bahsedebiliyoruz.
Ama Kur’ân’ı Kerim 7 âlemden bahsediyor. 7. âlem, yokluk! Ve Allah’ın çift yaratma ilkesi söz konusu olduğu cihetle eğer yokluk, yokluk olmasaydı da yaratılmış olsaydı, bir âlem olamazdı, iki âlem olması lâzımdı. Ama yaratılmamıştır. Yokluk, zaten mevcut olmayan demek. İşte o yaratılmayan yokluk, 7. âlemi oluşturuyor.
Allah, kâinatı yaratmadan evvel de vardı. O zaman sadece Allah vardı, Allah’tan başka bir de yokluk vardı ya da Allah’tan başka hiçbir şey yoktu demek, ikisi de aynı mânâya geliyor. Yokluğu bir veri olarak kabul edersek, Allah’tan başka yokluk vardı diyebiliriz. Eğer yokluğu lügat mânâsı olarak alıyorsak zaten yokluk, hiçbir şeyin olmaması demektir. O zaman sadece Allah vardı demek, her iki noktada da konuyu ifade ve ihata ediyor.
Demek ki önce sadece Allah vardı, Allah’tan başka hiçbir şey yoktu. Allah yaratmayı diledi ve 6 zaman parçasında, 3 asıl, 3 de onların zıddı olmak üzere 6 âlem yarattı. Peki, Allah kâinatı yaratmaktan evvel neredeydi? Hiçbir şey yoktu. Yokluktaydı tabii. Şimdi nerede? Gene yoklukta! Çünkü Allah’ın sığınmak için bir sığınağa ihtiyacı yoktur. Allah her şeyden münezzehtir. Hiçbir şey Allah için bir değer ifade etmez. Allah’ın hiçbir şeye ihtiyacı