Hizmet Konuşmaları programının bu bölümünde #FethullahGülen'in Ağustos 2017 tarihinde #ÇağlayanDergisi'nde yayınlanan "Hakk’a Adanmış Ruhlar" başlıklı baş yazısını analiz etmeye çalışıyorum.
#İsmailSezgin
◉ Hakk’a Adanmış Ruhlar
"İhlâs ve rıza vird-i zebânları,
Maiyyet edalı her bir anları,
Yollardalar hep bin bir iştiyakla,
Çok farklı görüyorlar yarınları!..
***
Semavî bir derinliğe sahiptir Hakk’a adanmış ruhlar.. sıyrılıvermişlerdir cismâniyetten.. itmişlerdir hayvâniyeti bir yana.. kalb ve ruh aynasıyla bakmaktadırlar topyekûn varlığa, varlığın verâsına.. kalblerinin derinliklerinde hep O’nu duyup O’nu hissetmektedirler.. muhabbet ve aşk u iştiyakla atmaktadır nabızları.. çizgilerini koruyamama endişesiyle tir tirdir düşünceleri.. hep iki büklüm bulunurlar mehâbet mülahazasıyla.. fersah fersah uzaktırlar dünya ve mâfîhâ irtibat ve alakasından; dünya ve mâfîhâ ile alakaları sırf O’nun âsârı olmaları itibarıyladır.
Onlar, oturur-kalkar sürekli marifet soluklanırlar. Hal ve tavırları mehâfet ve mehâbet televvünlüdür. Öyle bir ilâhî ahlak sergilerler ki, hayranlık temâşâsına dalar, mele’-i a’lânın sâkinleri. Bu, onların mehâfet ve mehâbeti içtenleştirip tabiatlarının bir derinliği haline getirmelerindendir. Esasen bu hususlardır onları “A’lâ-i ılliyyîn”dekilerle hem-seviye kılan ve birer müşârun bi’l-benân ufkuna ulaştırıp fazilet âbidesi konumuna yükselten. İşte bu konudaki samimi bir soluk:
“Ne irfandır veren ahlâka yükseklik, ne vicdandır,
Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır. (M. Âkif)
Hafif bir değişiklikle, “Fazilet hissi mehâbetullahtandır.” da diyebilirsiniz.
Onlardaki bu alaka ve irtibat derinliği, ihtimal nezd-i Ulûhiyette öylesine bir kıymet ifade eder ki, onlar, O’ndan gelen teveccüh esintileriyle kendilerini hep inâyet ve riâyet seralarında hisseder gibi sürekli itminan soluklarlar. Böyle içten yönelmelere mukabil de korur Hafîz u Hâfiz, başyüceleri koruduğu gibi, onları da.. korumuştu “sâbikûn u evvelûn”u O.. korumuştu da, Hazreti Sultan-ı Enbiyâ’ya “Yalnız ve yalnız Allah’ın hoşnutluğunu hedefleyip sabah-akşam iç döküp Rabbine yalvaranları yanında tut, uzaklaştırma!..”(En’âm, 6/52) ferman ederek, serasına aldıklarının O’nun gözdeleri olduklarını hatırlatmıştı…"
Yazının tamamı için tıklayınız.