
Sign up to save your podcasts
Or
Bu haftanın en önemli gündem başlığı elbette Merkez Bankası'nın faiz kararı ve Para Politikası Kurulu (PPK) metniydi. Ekonomistlerin tahmini, kurumun faizi 250 baz puan artıracağı yönündeydi. Fakat MB politika faizini, piyasa beklentilerinin üzerinde 500 baz puanlık bir artışla yüzde 40 seviyesine çıkardı.
PPK metninde şu ifade dikkat çekti: "Kurul, dezenflasyonun tesisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan MB'nin faiz kararı öncesinde enflasyondaki düşüş, TL'deki olası reel değer artışı ve yabancı yatırımcının Türkiye’ye olan ilgisiyle alakalı bir açıklama gelmişti. Erdoğan, "Dezenflasyon programımız çok büyük ihtimalle TL'de reel bir değerlemeye sebep olabilir, TL'nin reel olarak değer kaybettiği süreç sona gelmiştir. Önümüzdeki dönemde sağlıklı politikalar ve yapısal reformlarla yatırımcı güvenini kazanacağız, halen de kazanıyoruz. Bu güven fon akışını tetikleyecek." değerlendirmesinde bulunmuştu.
Aslında MB beklenin üstünde gerçekleşen faiz artışı ile yabancı sermayeye çok daha net ve keskin bir mesaj vermek böylece ülkeye döviz akışının hızlanmasıyla kurdaki dengeyi devam ettirmek hem de zorlu geçecek kış ayları öncesinde piyasaya enflasyon hedeflerinde kararlılık sinyali vermek istedi. Fakat yıl sonu ücret zamları enflasyondaki dengeleri bir kez daha zora sokabilir. Aynı zamanda jeopolitik risk faktörü şimdilik masadan kalksa da bahardaki seçim hala ve şimdiden yurtiçi piyasalarda fiyatlanıyor.
Öte yandan enflasyon aylık bazda düşüş eğilimini sürdürüyor ama henüz tepe noktasına ulaşmış değil. Merkez Bankası'nın sıkılaşma adımları ise sanayide ve bazı iş kollarında derinden hissedilmeye başlandı. Tüm bu değerlendirmelere rağmen yeni ekonomi yönetiminin istikrarlı ve rasyonel politikaları hem yurtiçinde hem de küresel arenada güven ve kredibilite doğuruyor.
Küresel tarafta ise Euro Bölge'sinde işler halen pek de iyi gitmiyor.
Emtia tarafında ise özellikle 2024'te Fed faiz indirim beklentisiyle doların zayıfladığını ve altının değer kazandığını görme ihtimalimiz çok yüksek. Petrole bakacak olursak OPEC+’nın 26 Kasım'da yapılması planlanan toplantısı 30 Kasım'a ertelendi. Arz kısıntısı konusundaki belirsizlik aynı zamanda Çin'de talebin düşmesi petrol fiyatlarının 1 günde %4 değer kaybetmesine neden oldu.
Bu haftanın en önemli gündem başlığı elbette Merkez Bankası'nın faiz kararı ve Para Politikası Kurulu (PPK) metniydi. Ekonomistlerin tahmini, kurumun faizi 250 baz puan artıracağı yönündeydi. Fakat MB politika faizini, piyasa beklentilerinin üzerinde 500 baz puanlık bir artışla yüzde 40 seviyesine çıkardı.
PPK metninde şu ifade dikkat çekti: "Kurul, dezenflasyonun tesisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan MB'nin faiz kararı öncesinde enflasyondaki düşüş, TL'deki olası reel değer artışı ve yabancı yatırımcının Türkiye’ye olan ilgisiyle alakalı bir açıklama gelmişti. Erdoğan, "Dezenflasyon programımız çok büyük ihtimalle TL'de reel bir değerlemeye sebep olabilir, TL'nin reel olarak değer kaybettiği süreç sona gelmiştir. Önümüzdeki dönemde sağlıklı politikalar ve yapısal reformlarla yatırımcı güvenini kazanacağız, halen de kazanıyoruz. Bu güven fon akışını tetikleyecek." değerlendirmesinde bulunmuştu.
Aslında MB beklenin üstünde gerçekleşen faiz artışı ile yabancı sermayeye çok daha net ve keskin bir mesaj vermek böylece ülkeye döviz akışının hızlanmasıyla kurdaki dengeyi devam ettirmek hem de zorlu geçecek kış ayları öncesinde piyasaya enflasyon hedeflerinde kararlılık sinyali vermek istedi. Fakat yıl sonu ücret zamları enflasyondaki dengeleri bir kez daha zora sokabilir. Aynı zamanda jeopolitik risk faktörü şimdilik masadan kalksa da bahardaki seçim hala ve şimdiden yurtiçi piyasalarda fiyatlanıyor.
Öte yandan enflasyon aylık bazda düşüş eğilimini sürdürüyor ama henüz tepe noktasına ulaşmış değil. Merkez Bankası'nın sıkılaşma adımları ise sanayide ve bazı iş kollarında derinden hissedilmeye başlandı. Tüm bu değerlendirmelere rağmen yeni ekonomi yönetiminin istikrarlı ve rasyonel politikaları hem yurtiçinde hem de küresel arenada güven ve kredibilite doğuruyor.
Küresel tarafta ise Euro Bölge'sinde işler halen pek de iyi gitmiyor.
Emtia tarafında ise özellikle 2024'te Fed faiz indirim beklentisiyle doların zayıfladığını ve altının değer kazandığını görme ihtimalimiz çok yüksek. Petrole bakacak olursak OPEC+’nın 26 Kasım'da yapılması planlanan toplantısı 30 Kasım'a ertelendi. Arz kısıntısı konusundaki belirsizlik aynı zamanda Çin'de talebin düşmesi petrol fiyatlarının 1 günde %4 değer kaybetmesine neden oldu.