Popüler kültüre yukarıdan bakmak, popüler olanı hafife alıp küçümsemek… Oysa günümüz dinamiklerini anlamak biraz da popüler kültürü oluşturanları anlamaktan geçiyor. Popüler kültürün ‘‘yüzeysel’’ olarak tarif edilmesi ise biraz da eril söylemlerin bir parçası sayılabilir. Bir taraftan da en eleştirel yaklaşanların bile popüler kültüre kayıtsız kalamaması meselesi var tabii. İtiraf edelim, herkes o şarkılardan biraz hoşlanıyor; bazı ünlüleri takip etmekten kendini alamıyor. Gizli gizli de olsa!

Ama işte neden gizliyoruz, kimden gizliyoruz? Böyle yapınca cool mu oluyoruz?

Dilberay’ın yarı atarlı ‘‘Zorunda mıyım’’ dizesinden yola çıkan Dadanizm ekibi, bu bölümde Alara Demirel’le kafa kafaya veriyor ve ‘‘POPÜLER ZEVKLERİMDEN UTANÇ DUYMAK ZORUNDA MIYIM?’’ diye soruyor.

Yaz mevsiminin gelişiyle birlikte düğün sezonuna da ful fors giriş yapmış bulunuyoruz. Aslında düğünler birbirini seven iki insanın birlikteliklerinin kutlaması olsa da düğünlerle birlikte gelen bazı zorunluluklar kafa karıştırıcı olabiliyor. Hem düğün sahipleri hem de konuklar için… (Organizatörleri de unutmadık.)

Dadanizm ekibinden Seden Mestan ve İris Işık kafa kafaya veriyor, dertleşerek o malum soruyu soruyor: “DÜĞÜN KLİŞELERİNE KAPILMAK ZORUNDA MIYIM?”

dadanizm.com

Etrafımız dört bir yandan krizlerle çevriliyken kendimizi yine yeniden eski dizileri izlerken buluyorsak bir sebebi var elbette. Bu nostaljinin bizi rahatlatan ve güven veren bir tarafı var. Bilindik kollara kendimizi bırakıyoruz… Üstüne üstlük her şeyin şurup şeker olduğu Gilmore Girls ise ciddi bir antidepresan etkisi yaratıyor.

Peki bu nostaljinin bir noktadan sonra toksik bir hal alması söz konusu olabilir mi? Sinema ve televizyon dünyası bu nostalji hevesinin ekmeğini neden bu kadar yiyor? Gilmore Girls sevdası sırf nostaljiden mi yoksa onun bize sunduklarına mı sevdalıyız?

Dadanizm ekibinden Seden Mestan ve Ilgaz Gökırmaklı kafa kafaya veriyor ve Stars Hollow’a doğru bir kere daha yola çıkmadan önce soruyor: TESELLİYİ GILMORE GIRLS’TE BULMAK ZORUNDA MIYIM?

dadanizm.com

‘‘Annem demişti cümlesi’’ can sıkar ama içinde bir sürü bilgelik de saklar. Bu cümleyi her tekrar edişinizde ise ONA bir adım daha yaklaşırsınız. Yani evet, annenize… Bu öyle bir yoldur ki zaman içerisinde en sevmediğiniz özelliklerini bile üzerinize geçirirken buluverirsiniz kendinizi. Hem de büyük bir memnuniyetle. Kimilerine göre ise bu bir lanet, bazıları için de bir lütuf.

Anneler Gününe özel olarak Dadanizm ekibi, Berbat Bir Anne podcasti ile ortak bir yayın için güçlerini birleştiriyor, türlü yüzleşmeler yaşıyor, çilekeş analarımızın hakkını veriyor ve sormadan edemiyor: ANNEME DÖNÜŞMEK ZORUNDA MIYIM? (Cevabı baştan verdik zaten.)

Hazırlayanlar: Seden Mestan & Merve Özcan

dadanizm.com

Bir domates asla sadece bir domates değildir; tohumundan üretim aşamasına aslında çok fazla hikayeyi de masamıza getiriyor. Kilosunun fiyatı süratle artarken içinde yaşadığımız döneme ve topluma dair de çok şey söylüyor.

Yanlış anlaşılmasın, bu bir domates güzellemesi değildir. Ama soframıza konan her yiyecek kültürel, sosyolojik ve ekonomik; farklı alanlara açılan pek çok malzeme veriyor. Aynı şey yemekler için de geçerli. Hele ki Türkiye gibi medeniyetlerin buluştuğu bu yerde…

Dadanizm ekibi bu sefer yediğinin-içtiğinin peşine düşüyor ve Bu Kız Hep Aç adlı dijital platformunda yeme-içme ve gastronomi alanında içerikler üreten Lian Penso’ya soruyor: NE YEDİĞİMİ BİLMEK ZORUNDA MIYIM?

Hazırlayan ve sunan: Seden Mestan

dadanizm.com

RuPaul’s Drag Race’te bir sezonun daha sonuna geldik. Televizyonlarda izlediğimiz yarışma ve ''reality show'' formatlarını bir araya getiren; 80’lerin drag baloları ile Tyra Banks’in America’s Next Top Model yarışmasının dinamiklerini şöyle bir harmanlayan bu şov tam 14 sezondur ana akım medyanın orta yerinde ezber bozmaya, zihin açmaya devam ediyor. 2020 yılında yarışmanın üzerinde kara bulutlar dolaşmaya başlamıştı ama 14. sezonunun güçlü kadrosu ve RuPaul’un bir diva olarak her daim kendini geliştirmek üzere attığı adımlar, bu sene RuPaul’s Drag Race’i yeniden canlandırmışa benziyor.

Dadanizm ekibi bu bölümde Bant Mag.’in genel yayın yönetmeni Cem Kayıran’la kafa kafaya veriyor. RuPaul’s Drag Race başında geçirdikleri saatlere bir gönderme yaparak soruyor: RUPAUL’S DRAG RACE’E DADANMAK ZORUNDA MIYIM?

Hazırlayan: Seden Mestan

dadanizm.com

Krizler çağının orta yerindeyiz ve özellikle iklim kriziyle birlikte geleceğe de distopya vari senaryolar yakıştırıyoruz. Geri dönüşü olmayan o noktayı geçtik mi sahiden? 

‘‘Zorunda mıyım’’ adlı bu podcast serisinin yeni bölümünde Dadanizm ekibi sanatçı ve iklim aktivisti Eymen Aktel’le yolları kesiştiriyor ve o kaçınılmaz soruyu soruyor: GELECEKTEN ENDİŞE DUYMAK ZORUNDA MIYIM? Eymen görüp duymayanlara durumun ehemmiyetini anlatmak için var gücüyle üretiyor; resimden heykele, ince ince işlediği hikayelerinde ekoloji krizinin farklı yönlerini anlatıyor. Ve aslında bir noktada hem performansları hem de eserleriyle iklim krizini görüp duymayanların hemen yanı başında bitiveriyor, tekrar tekrar bir hatırlatıcı görevi üstleniyor.

Hazırlayan: Seden Mestan

dadanizm.com

Trendlerden konu açmamız tesadüf değil; Mart ayıyla birlikte modada İlkbahar-Yaz sezonuna girmiş bulunuyoruz. Genelde Mart ve Eylül ayları altı aylık dönemde moda endüstrisindeki değişikliğin başlangıcını yapıyor. Ama artık sezonlar ve bu sezonlarla birlikte geliştirilen trendlerde bir muğlaklık söz konusu çünkü moda dünyasının dinamikleri, gündemi büyük ölçüde değişti: Bir tarafta sürdürülebilirlik, diğer tarafta dijitale ayak uydurma çabaları derken artık çok daha farklı kriterler söz konusu. Biz 'sade vatandaş'a ise durup değerlendirmek, ona göre karar vermek düşüyor: Modada trendlere uymak zorunda mıyım? Dadanizm ekibi, Zorunda mıyım?podcast serisinin bu bölümünde Vogue Türkiye Moda Konuları Editörü ve marka ve stil danışmanı Beril Türkmen’e soruyor.

Hazırlayan: Seden Mestan

dadanizm.com

Maruz kaldığımız post-truth çağında, finansal okuryazarlığa sahip olmak ve birikimimizi yönetebilmek de farklı bir önem kazanıyor. Hele ki finans ile teknolojinin kesiştiği şu günlerde, yepyeni birimler hayatımıza girmişken…

Dadanizm ekibi, podcast serisinin yeni bölümünde günümüzü şekillendiren akımların peşine düşerek soruyor: FİNANSAL OKURYAZARLIĞA SAHİP OLMAK ZORUNDA MIYIM?

Hazırlayan ve sunan: Seden Mestan & Zeynep Naz İnansal

dadanizm.com

Kadınlar çiçektir söylemlerinden bize biçilen tüm rollere, isyanımız aslında tüm ataerkil sisteme. Dayanışmanın gücünü yeniden hatırlatan 8 Mart'ın gelmesiyle birlikte Dadanizm ekibinden Seden Mestan ve Zeynep Naz İnansal da Zorunda mıyım'ın bu yeni bölümde kendi kadınlık deneyimlerini ve özgürlük mücadelelerini anlatmaya koyuluyor. Çünkü paylaşmak bize yalnız olmadığımızı hissettiriyor, gücümüze güç katıyor. Ve hayır, 8 Mart'ı kutlamak için kadınlara narin sözler eşliğinde çiçek hediye etmeyiniz; zorunda değilsiniz.

Hazırlayan ve sunan: Seden Mestan & Zeynep Naz İnansal

dadanizm.com