Zarif Mektuplar serisinin "Eyyâm-ı Biyz" isimli şiiri kendi sesimle sizlerle. İnstagram üzerinden beni takip edebilirsiniz. İnstagram: https://www.instagram.com/hilmizarifo... Sana tekrar yazmaya cürret ediyorum bu gece. Sevdaların demini aldığı bu saatlerde hüznümün rengi hayli koyulaştı. Sîmân bir kez olsun da rüyama karışsa istiyorum artık. Gidenin özlendiği kalanın ise gitmediği bir yerden yazıyorum sana. Sensiz geçirdiğim bilmem kaçıncı yüz gün… Unutamadığım vechine satırlarımı emanet ediyorum. Sîmân eyyâm-ı biyz gibi sevdalım. Tuttukça aklımda, oruçluya şifa gelen bir tat, bir nimet kalır ağzımda. Gönlümün yükü bu kadar mı ağır gelir bedenime? Ve hekimler hiç mi ilaç yazamaz sensizliğime? Bir veda namesine ortak olmuş seslerimiz. Hüznüne nakarat demişler, söyledikçe de dinlemişler. Bir derdim var diye hüzünlenirken, derdin sahibinden inşirah ferahlığı kabz olundu yüreğime. Dinle şu kaybolmuş çığlıklarımı… Topraklara sinmiş kokuna bir seda’m olsun. Duyamadıkça haykırışlarımı, ben ehli can iken anlamsız kalır enfâslarım… Bir tecessüs bakışların ki yar! Ben onları anlatmaktan aciz, sen ise bakmaktan kederli! Sen gidişlerine hatıralar sakladığım, ben ise sensiz kalmış bir cümle. Ne tamamlayanım var ne de okuyacak bir ehli kalemim. Bir müsaade buyur ki rahata ersin taştan katı camdan zarif yüreğim! Gecelerimi sana hibe etmekten usanmadım! Yokluğun nefsime zulm ediyor sevgili. Ondandır ki buluşmalarımız anca kederli bir âna isabet ediyor. Cümlelerimi tamamlamak için çabalarken, her satırımın yolculuğunu noktalarım tamamlıyor…