Moodkiller

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta küçük şeylerden konuşuyoruz. Minik ağızlıların hamburger yerken verdiği savaşı bilir misiniz? Küçükken, ağzı burnu hokka gibi diye sevilen çocukların yaşadığı dertleri ağızdan yola çıkarak vücudun geneline yaydığımız bu bölümde; maksimum 140 gr etli köftelerle verdiğimiz savaşı nefes nefese irdeliyoruz. Küçük arkadaşlarımızı yatağa uykuya yatırıp Pazartesi sendromunuza benimle empati kurarak farklı bir boyut kazandırabilirsiniz.

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta değişim ve dönüşümleri konuşuyoruz. Hayatımıza bir dönem giren; önce cool sonra uncool sonra tekrar cool olan kavramlar ve eşyaların önemi yadsınamaz. Bu, yaşam tarzınızla alakalı olabileceği gibi annenizin size 18. yaş gününüz için aldığı bir hurda araba da olabilir. Gümrükte 20 sene bekleyip motorunda çiçek açan BIS marka arabamla yolculuğum için PIMP MY RIDE diyoruz.

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta iş hayatındaki personalarımızı sorguluyoruz.

Kariyerinin belli bir noktasına kadar tüm iş arkadaşlarını çıplak gören Levent, bir basamak sonra bu hakkını kaybedince olgunlaşmak zorunda kaldı. Artık smart – casual’dı fakat korkarız bu ceket ona yakışmadı.

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta tadilat var. Hepimizin evine girip çıkan, gönül bağı kurduğumuz, evin her köşesini bilen, ev halkından biri gibi olan bir usta var değil mi? Vardır değil mi? Benim Vedat ustam var, hem de tam 10 yıldır. Kendisine 2012 senesinde yazdığım bir mektubu bulunca ve geçtiğimiz ay karantinada en çok görüştüğüm kişi Vedat olunca, bu bölümü canım ustama adamaya karar verdim. Çatalını ilk 2012’de, benim eve ilk geldiğinde görmüştüm ama inan hiç bakmadım Vedat ustam.

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta askerlik anlılarına devam ediyoruz. Pembe yalanlar, beklenmedik olaylardan sağlanan faydalar, Rihanna, Eurovision ve ördek boşaltma arasında gelip giden tutarsız anılar bu 40 dakikada hayat buluyor. Son içtima, pim çek bomba at, Levent yatar şafak atar.

Levent Dokuzer ile Moodkiller'da bu hafta hayattaki seçimlerimizi sorguluyoruz. En iyi seçimleri listesinde sert yağlı ezine peyniri almak ve askere gidip o defteri kapatmak olan Levent Dokuzer ile 2 hafta boyunca asker arkadaşı olmak isterseniz kamuflajlarınızı giyin, mataralarınızı doldurun ve içtima verin.

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta yakın arkadaşlarımın eski sevgililerine sesleniyorum. Benim iradem dışında hayatıma ansızın giren ve çıkan tüm Hakanlar tüm Sedalar: Nasılsınız? İyi misiniz…? Bacağımın arkasında kocaman bir sivilce çıktı geçenlerde ve çok acıyor, ama artık arayıp size bunları anlatamıyorum, çünkü siz arkadaşımın ex aşkısınız.

Levent Dokuzer ile Moodkiller bu hafta psikanalize devam ediyor.

İlk migren krizini sünnet düğününde uzattığı parayı, sütyenine sıkıştırmadığı için kabul etmeyen dansöz Belinda yüzünden geçiren Levent Dokuzer için şimdi hesaplaşma zamanı. Bu bölümde Korona yüzünden artık yüzüne bakılmaz olan eski hastalıkları hatırlıyoruz.

Levent Dokuzer ile Moodkiller’da bu hafta 0-5 yaş arasında edindiğimiz kodları irdeliyoruz. Ya bu kodları her zaman annemizden değil de, o senelerde evde hep çalan bir kasetten, Seyyal Taner’den aldıysak?

Levent Dokuzer ile Moodkiller bu hafta senelerdir odalarımızda yer işgal eden tek başımıza yattığımız çift kişilik yatakları sorguluyor. Pandemi döneminde boş kalan diğer yanımızla, geçen onca seneyi ve kedi tüyleriyle kaplanan 210x160 cm hayallerimizi gözden geçiriyoruz.