Sevgili hatunlar, siz bunu kaldırabileceğinizi mi sanıyosunuz? Yani sizce cidden bu mudur sizin aşk hayatınızdaki problem? Çok tatlısınız kıyamam size.

ve bunun en büyük dertlileri de kadınlar ve çocuklardır.

Bana kızacağınızı tahmin ettiğim bir bölüm daha. Ama ne kadar kızarsanız kızın, argümanlarım yakanızı bırakmayacak. Zehirliyim.

Merhaba, ahlaktan bahsedildiğinde sıkça karşılaştığım saçma salak soruların neden saçma salak olduğunu ve ahlaktan nasıl konuşulabileceğini anlatmayı denedim. Bu bölümlük yalnızca amacım "evrensel ahlak yasası var mı" ya da "kime göre neye göre iyi" gibi saçma salak, gerizekalıca soruların neden öyle olduğunu anlatmaktı. Filozoflar ahlak hakkında neler söylüyor olabilir? Bundan henüz bahsetmiyorum ancak neler söylemediklerinden bahsediyorum.

Merhaba, huzur bozmaya geldim. Bu meselenin iki tarafıyla ilgili de güzel eleştiri yapan görmedim, muhakkak vardır ve epey sayılarını arttırmak, bu meseleyi olabildiğince bilimsel ve razyonel (dolayısıyla) ele almak gerekmektedir. Lakin bu iki uç fanatik tarafın da, konunun özüne zarar verdiklerini ve gittikçe katmanlaştırarak çözümünü zorlaştırdıklarını düşünüyorum.

Mal değilsiniz sevgili arkadaşlar. Filozofları anlamama sebebiniz gündeminizde benzer problemlerin olmamasıdır. Benzer problemleriniz olan filozofları ise rahatlıkla okur, anlar ve seversiniz; niçe gibi. Yani dindarlık yerine dincilik yapanların ne kadar iğrenç bir toplumsal yaşantı meydana getirdiğini siz de görürsünüz ve bunun niçe için de ortak bir dert olduğunu okursunuz. Öte yandan sizden muhtemelen kat kat keskin bir zekaya sahip ve dile çok daha hakim birinden kendi fikirlerinizi daha temiz bir şekilde okumak, size harika hissettirir. Bütün filozoflar böyledir. Bu bölümde ise özellikle yapmak istediğim, felsefeyi anlaşılmaz saçma sapan çelişik şeyler söyleyip meydandan çekilme işi gibi görmenin önüne geçmek.

Değerli minik insan adayı arkadaşlar, hepinizin bir şekilde hukuk psikoloji tıp ya da mühendislik istediğini biliyorum. Ama içinizde "lan başka yolu yok mu bu memlekete faydalı olmanın" diyenlerin de olduğunu biliyorum. Bir de neden hem bilimsel olarak hem de kültürel olarak türkiye göreceli onu düşündüğünüzü de biliyorum. Bunu çoğunuz eğitim sistemine ve hükümete bağlıyor. Bunlar yanlış, bu biraz uzun bir mesele. Geri olmak ileri olmak da epey tartışmalı, lakin şu açık ki memnun olmadığımız şeyler var. Peki düzeltmek için neler yapabiliriz?

DİKKAT!!! Bölümün ilk yarım saatinde saçma sapan Aristoteles anlatıyorum. Gerekli terminolojiyi tanımlayabilmek ve kavramsal dizgemi oluşturabilmek için bunu yapmam gerekti. Bu kayıt bol vakti olan, kafası karışık olan ve odaklanma kapasitesi yüksek olan kişilere hitap ediyor. Eğer dümdüz bir yaşantınız var ve 10-15dk'lık hap bilgiler alabileceğiniz bişiy arıyosanız Beyhan Budak dinleyin gayet iyi anlatıyor zaten. Felsefe olmadan hayatı değerli yaşamanın ve mutlu olmanın hiçbir imkanı yoktur. Bu, hayli uzun ve zor zihin mesaileri ister. Bu değerlilik yaşantılarından biri ilişkilerdir, belki de en önemlisidir. Bu konu da en kısa bu şekilde ele alınabilir. 16-25 yaşları arasındaki değerli arkadaşlarım, daha çok size hitap eden bir bölüm bu.