“Toprağının kokusunu aldıktan, oradaki kültürleri öğrendikten sonra Afrika’dan çok etkilendim” diyen Aşkalli şöyle devam etti:
Vahşi ve ekstrem doğadaki tecrübelerini anlatan Aşkalli, şunları kaydetti:
“Ben on yıl boyunca bir aslanla göz göze gelemedim" diyen vahşi yaşam fotoğrafçısı Aşkalli, sözlerini şöyle sürdürdü:
Karakarga Yayınları etiketiyle raflarda yerini alan Afrika’nın Son Dansı, yazar ve doğa fotoğrafçısı Nazan Aşkalli’nin kaleminden çıkan, edebi-gezi anlatısı. Doğa, tarih, mitoloji, belgesel anlatım ve kişisel gözlemleri aynı potada buluşturan bu eser; Afrika’nın kadim topraklarına, vahşi yaşamın ritmine ve insanlığın köklerine dokunan bir çağrıdır.
Yalnızca bir kitap değil, aynı zamanda bir yaşam deneyimi sunan Afrika’nın Son Dansı, Tanzanya’dan Namibya’ya, Kenya’dan Ruanda’ya uzanan geniş bir coğrafyada geçen göz kamaştırıcı bir yolculukla okuru buluşturuyor. Aşkallı, savanaların ortasında sırtlanların kahkahasından gorillerin hüznüne, Kisaru adlı efsanevi bir çitanın annelik mücadelesinden Masai köylerindeki geleneksel törenlere kadar, Afrika’nın hem kalbine hem ruhuna dokunuyor.
Kitap, yazarın kendi çektiği fotoğraflarla da desteklenerek edebi bir belgesel niteliği taşıyor. Yer yer şiirsel bir dille, yer yer sarsıcı bir gerçeklikle kaleme alınan bölümler; yalnızca Afrika’yı değil, insanın doğayla olan ilişkisini de sorgulatıyor.
Öte yandan vahşi doğada hayvanların takip edilmediğini, fotoğraf için onların geldiğini kaydeden Aşkalli, şu ifadeleri kullandı: