“Yargılama ile infaz, yargıç ile cellat giderek yakınlaşıyor. Görünüşte her şey yasal ve kurumsal fakat eski çağların savaşarak yargılama ilkesi ile kıyaslandığında neredeyse hiçbir fark yok. Dahası cübbeler artık yargısız infazları saklayamıyor. Cübbelilerin hukukçuluk yetenekleri giderek çözülüyor ve apaçık bir savaşın içinde bütün açık silahları ile yakalanmış olmaktan tedirginlik duymuyorlar. Görünüşte mahkemeler ve yargıçlar var fakat fiziksel savaşın yasası sürüyor. Yargıçlar herhangi bir yasal ve kurumsal gerekçeye ihtiyaç duymaksızın hareket ediyorlar…”
Emekli hakim, akademisyen Orhan Gazi Ertekin ile avukat Seda Alçınar’ın kaleme aldıkları “Cellatlarım Olabilirsiniz ama Yargıçlarım Asla” kitabındaki bu satırlar, yargının artık yargılayan, yani klasik deyişle iddia ve savunmayı sentezleyerek hüküm kuran bir kurum olmaktan çıkıp doğrudan infaz eden bir kurum haline geldiğini ileri sürüyor.
Kemal Göktaş, Orhan Gazi Ertekin ile yargının cellatlaşma sürecini ve buradan nasıl çıkılabileceğini konuşuyor.
Türkiye halkı yargıçlar eliyle rehin alındıYargı 2003’den sonra ordulaştıYargıda lümpenleşme ve paramiliterleşme süreci varTürkiye’de yargı yoktu ama adliye vardı, şimdi adliyesini de kaybettiYargı kararlarını artık hukukun içinden kurmuyorSosyal medyaya açılan davalar 1920-30’lardaki Türklüğe hakaret davalarına benziyorİktidar giderse bu davalar da düşerGülenci yargı mensuplarını yargılamak zordu, bunları yargılamak kolayYargıyı “ele geçirilecek” bir şey olmaktan çıkarmak gerekirHalk, yargıyı gözetim altına almalı
Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices