Ders 278

"Ben esaret altındaysam, Tanrı da özgür olmamalı."

Eğer ben her şeyin ölmek için yaşıyor gibi göründüğü bir dünyadaki bedenin içinde esir olduğuma inanırsam, Tanrı'yı da kendimle birlikte esir ettiğime inanırım. Dünyanın uyduğu yasalara itaat etmeye çalışırken, gerçek gibi algılayıp etkilerinden kaçamadığım suçlara ve zayıflıklara inanırım. Herhangi bir şekilde esaret altında olursam, ne kendi Benliğimi tanıyabilirim ne de Tanrı'yı. O zaman gerçekliğin içinde kaybolurum. Çünkü hakikat özgürdür ve esir olan hiçbir şey hakikatin bir parçası olamaz.

Tanrım, sadece hakikati istiyorum. Bugüne kadar kendim ve yaratılışım hakkında birçok aptalca düşünceye inandım ve zihnime korku rüyasını getirdim. Bugün, rüya görmeyi bırakıyorum. Delilik ve korku yerine Sana giden yolu seçiyorum. Çünkü sadece hakikat güvenlidir ve sadece sevgi kesindir.

Ders 277

"Tanrı'nın Evladını, kendi yarattığım yasalarla kısıtlamayacağım."

Tanrım, Evladın özgürdür. Bedeni yönetmek için yarattığım yasalarla Onu kısıtladığımı düşünmeyi bırakıyorum. Bedeni daha güvende tutabilmek için yaptığım yasalar Onu bağlamaz. Değişebilen hiçbir şey Onu değiştiremez. O, zamanın yasalarının kölesi değildir. O, Senin Onu yarattığın gibidir çünkü O, Sevgi Yasası dışında yasa bilmez.

Artık yalan ilahlara ve onların Tanrı'nın Evladının özgürlüğünü gizlemek için yarattıkları yasalara inanmayı bırakıyorum. Kendi inançları dışında hiçbir şey Tanrı'nın Evladının özgürlüğünü kısıtlayamaz. Böyle bile olsa, Tanrı'nın Evladının hakiki Kimliği, kendi özgürlük veya esaret anlayışını aşar. O tamamen özgürdür çünkü O, Tanrı'nın Evladıdır. Tanrı'nın hakikati yalan değilse ve Tanrı Kendini kandırmıyorsa Evladı da kısıtlı olamaz.

Ders 276

"Tanrı'nın Sözü, konuşmam için bana verilmiştir."

Tanrı'nın Sözü nedir? "Evladım, Benim Benliğim kadar masum ve kutsaldır." Tanrı, sevdiği Evladını böyle yaratmıştır. Bu Sözü, Evladı yaratmamıştır çünkü O, bu söz ile birlikte doğmuştur. Onun, Yaratıcımız olduğunu kabul edelim ve her şey bize verilsin. Onun Sevgisinin içinde doğduğumuzu inkâr edersek, kendi Benliğimizi inkâr etmiş oluruz. O zaman Kim olduğumuzdan emin olamayız, bizi Yaratanı bilemeyiz ve amacımızı da anlayamayız. Tek ihtiyacımız, yaratılışta bize Sözünü veren Onu kabul etmek ve Onu ve kendi hakiki Benliğimizi tekrar hatırlamaktır.

Tanrım, Senin Sözün benim sözümdür. Kendi Benliğimin bir parçası olarak sevmem için bana verilmiş, kardeşlerime söylemek istediğim Söz şudur; Senin tarafından seviliyorum, kutsanıyorum ve kurtarılıyorum.

Ders 275

"Tanrı'nın iyileştirici Sesi, bugün her şeyi koruyor."

Bugün, Tanrı'nın Sesine dikkatimizi verelim. Bize, diğer günlerde de anlattığı eski bir dersi anlatıyor. Yine de bugün; duyacağımız, öğreneceğimiz, anlayacağımız ve aradığımızı bulacağımız gün olarak özel bir gündür. Benimle birlikte dinleyin. Çünkü Tanrı'nın Sesi, bize yalnız başımıza anlayamayacağımız ve öğrenemeyeceğimiz şeyler söylüyor. Bu Sesi dinlediğimizde her şey koruma altındadır ve Onun iyileştirici Sesi duyulduğunda iyileşme mümkün olur.

Senin iyileştirici Sesin, bugün her şeyi koruyor; bu yüzden her şeyi Sana teslim ediyorum. Benim hiçbir konuda endişelenmeme gerek yoktur. Çünkü Sesin bana ne yapmam, nereye gitmem, kiminle ne konuşmam, hangi konularda ne düşünmem gerektiğini ve dünyaya neyi anlatacağımı söylüyor. Sunacağım korunma, bana verilmiştir. Tanrım, Senin Sesin her şeyi benim aracılığımla koruyor.

Ders 274

"Bugün, sevginin günüdür. Korkmayacağım."

Tanrım, bugün her şeyi Senin yarattığın şekli ile kabul edeceğim ve Evladını hak ettiği şekilde onurlandıracağım. Ona, kardeşin kardeşe duyduğu veya arkadaşa duyduğu sevgi ile yaklaşacağım ve Onun masumiyetini göreceğim. Bu şekilde kurtulacağım. Bu şekilde daha önce illüzyonları tuttuğum yere hakikat girecek, ışık karanlığı aydınlatacak ve Evladın, Onu yarattığın gibi olduğunu bilecek.

Bugün, yaratıcımız olan Tanrı'dan özel bir kutsama alıyoruz. Bugünü Ona verirseniz, bugün hiçbir korku kalmayacak çünkü gününüzü sevginin ellerine teslim ettiniz.

Ders 273

"Tanrı'nın huzurunun dinginliği benimle."

Sonunda bugün tamamen dinginlik içerisinde bir gün geçirmeye hazırız. Buna halen daha ulaşamamış olsak da, böyle bir günün mümkün olduğunu bilmekten ve geldiğimiz noktadan dolayı memnun oluyoruz. Zihnimizi dağıttığımızda veya böldüğümüzde, hemen bu bölünmeyi bitirip huzura dönmeyi öğrenmeliyiz. Kendimizden emin bir şekilde zihnimize sadece şunu söylememiz gerekir: "Tanrı'nın huzurunun dinginliği benimle." Bunu yaptığımızda Tanrı'nın, Evladına verdiği huzuru hiçbir şey bölemez.

Tanrım, Senin huzurun benimle. Sen onu bana vermişken, onun benden çalınabileceğinden neden korkayım? Bana verdiğin hediyeleri kaybetmem mümkün değildir. Ve bu yüzden Evladına verdiğin huzur, sessizlik ve dinginlik içinde olduğum, Sana olan sonsuz sevgimi hissettiğim her zaman benimledir.

Ders 272

"İllüzyonlar, Tanrı'nın Evladını nasıl memnun edebilir?"

Tanrım, hakikat benim içimdedir. Evim, Senin Niyetin ve benim niyetimin bir olmasından dolayı Cennettedir. Rüyalar beni memnun edebilir mi? İllüzyonlar bana mutluluk getirebilir mi? Senin hatıran dışında, Evladını ne memnun edebilir? Bana verdiklerinin daha azı ile yetinmeyeceğim. Ben, Senin Sevginle çevrelendim. Sonsuza kadar dinginim. Sonsuza kadar asil ve sonsuza kadar güvendeyim. Tanrı'nın Evladı, Senin Onu yarattığın gibi olmalıdır.

Bugün, illüzyonların yanından geçip gidiyoruz. Eğer yolumuzdan ayrılmak için istek duyarsak ve bir rüyaya takılıp kalırsak, dönüp kendimize Tanrı'nın Evlatları olarak rüyaların bizi memnun edip etmediğini soruyoruz. Cehennemi seçtiğimiz kolaylıkta Cenneti de seçebiliriz ve böylece sevgi tüm korkuların yerini alır.

Ders 271

"Bugün, sadece Mucize Bilincinin gözünden bakacağım."

Her gün, her saat, her an ne görmek istediğimi, ne duymak istediğimi ve bana neyin hakiki göründüğünü ben seçerim. Bugün, Mucize Bilincinin görmemi istediklerini görmeyi, Tanrı'nın Sesini duymayı ve Tanrı'nın yaratımının hakiki kanıtlarına tanık olmayı seçiyorum. Mucize Bilincinin görüşünde, Tanrı'nın yaratımı ve dünya birleşir. Onlar bir araya geldikçe tüm algı kaybolur. Onun merhametli vizyonu Tanrı'yı ve Evladını, yaratım ile Yaratıcısının bir olduğunu hatırladığı için dünyayı ölümden kurtarır.

Tanrım, Mucize Bilinci vizyonu Sana giden yoldur. Onun gördükleri, Sana dair hatıralarımı bana geri getiriyor. Bugün, görüşümün sadece bunu yansıtmasını seçiyorum.

MUCİZE BİLİNCİ NEDİR ?

Mucize Bilinci, Tanrı'nın yarattığı haliyle Kutsal olan Evladının bilincidir. O, bizim paylaştığımız Benliktir. Bizi birbirimizle ve Tanrı'yla bağlar. Mucize Bilinci, Kaynağı Olan Zihinde hiç bozulmadan kalan Düşüncedir. O, Kutsal Evini terk etmedi ve yaratılışındaki masumiyeti hiç kaybetmedi. O, Tanrı'nın Zihninde sonsuza kadar değişmeden baki kalır.

Mucize Bilinci, sizin Tanrı ile bir kalmanızı sağlayan bağlantıdır. Ve Mucize Bilinci, ayrılığın sadece bir bunalım rüyası olduğunu garanti eder çünkü umut, bu bilinçte hep var olmaya devam eder. Sizin zihniniz, Mucize Bilincinin parçasıdır ve Mucize Bilinci, sizin zihninizin birparçasıdır. O, zihninizin Tanrı'nın Cevabını barındıran bölümüdür. O, tüm kararların verildiği ve rüyaların bittiği zihin halidir. Bedenin gözleri ile algılanan hiçbir şey Onu etkilemez. Tanrı, kurtuluşunuzuMucize Bilinci aracılığıyla sunsa da O, Tanrı gibi suç tanımayan Benlik olarak kalmaya devam eder.

Kutsal Rehberin Evi olan ve Tanrı'nın içinde evinde olanMucize Bilinci, kutsal zihninizin Cennetinde huzur içindedir. Aslında hakiki olan tek bölümünüz budur. Geri kalan ne varsa rüyadır. Yine de bu rüyaların hepsi Mucize Bilincine verilecek ve Onun ihtişamı karşısında hepsi sönecektir. Böylece hakiki kutsal Benliğiniz yani Mucize Bilinci ortaya çıkacaktır.

Kutsal Rehber, içinizdeki Mucize Bilinci aracılığı ile tüm rüyalarınıza ulaşıyor ve onların hakikate çevrilmesi içinMucize Bilincinegelmeleri çağrısında bulunuyor. Böylece onları, hakikatin diline tercüme edecektir. O, Tanrı'nın rüyaları bitirmesi için verdiği son rüyayı getirecektir. Çünkü bağışlama dünyaya geldiğinde ve Tanrı'nın tüm Evlatlarına huzur geldiğinde ayrı olan hiçbir şey kalmayacaktır. Artık Mucize Bilinci dışında algılanacak hiçbir şey kalmayacaktır.

O, öğrenme zamanının artık bittiğini simgeliyorken ve Telafi hedefinin gerçekleştiğini gösteriyorken, bu bilince ulaşmak ne kadar uzun sürebilir ki? Bu yüzden tek gayretimiz Mucize Bilincinden bakmak olsun. Başka bir şey aramayalım. Bu ihtişam ile gördüğümüzde bileceğiz ki; artık ne öğrenmeye ne zamana ne de algıya ihtiyacımız vardır. Tek ihtiyacımız Tanrı'nın Evladı olarak yarattığı kutsal Mucize Bilinci Benliğidir.

Ders 270

"Bugün, görmek için bedenin gözlerini kullanmayacağım."

Tanrım, Mucize Bilincinin vizyonu bana Senin hediyendir ve onun, bedenin gözleri ile görülenleri bağışlanmış bir dünyanın görüntüsüne dönüştürecek gücü vardır. Bu dünya ne kadar yüce ve muhteşemdir! Hatta görüşümü aştığımda daha da fazlasını algılayabilirim. Bağışlanmış bir dünya, Evladının Tanrı'yı tanımasını, rüyaları hakikate teslim etmesini ve Senin hatıranın Ona geri dönmesiyle zamanın sonsuza kadar bittiği anı ümitle beklemesini ifade eder. Ve şimdi Evladının niyeti Senin Niyetin ile birdir. Onun görevi, Senin Ona verdiğindir. Senin Düşüncen dışındaki tüm düşünceler gitmiştir.

Bugünün sessizliği kalplerimizi kutsayacak ve kutsanmış kalplerimiz aracılığıyla herkese huzur gelecek. Bugün, gözlerimiz Mucize Bilincinin gözleridir. Böylece Tanrı'nın Kutsanmış ve Bir olarak yarattığı Evladının vizyonu aracılığıyla dünyaya iyileşmeyi sunuyoruz.