Sakiya mey sun ki bir gün lalezar elden gider
Erişir fasl-ı hazan bağ-u bahar elden gider. (
Ey saki içki ver çünkü bir gün bu lale bahçesi elden gider gelir hazan zamanı bu bağ, bu bahar elden gider.)
Her nice Zühd-ü salaha mail olur hatırım Gördüğümce ol nigarı ihtiyar elden gider.
(Her ne kadar ruhani ibadetlerin en iyisine meyilli olsa da gönlüm o güzel yüzlü sevgiliyi görünce iradem elden gider.)
Şöyle hak oldum ki, ah etmeye havf eyler gönül Lacerem bad-ı saba ile gubar elden gider.
(Ah etmeye korkuyor gönlüm, çünkü öyle bir toprağa düştüm ki sabah rüzgârı ile şüphesiz toz elden gider.)
Gırre olma dilbera hüsnü cemale kıl vefa Baki kalmaz kimseye nakşünigar elden gider.
(Ey dilber, gafil olma, güzelliğinle öğünme vefalı ol kalıcı olmaz kimsede bu süs ve güzellik elden gider.)
Yar içün ağyar ile merdane ceng etsem gerek İt gibi murdar rakib ölmezse yar elden gider.
(Yar için düşman ile mertçe dövüşsem gerek köpek gibi pis düşman ölmedikçe yar elden gider.)