Share Sağlık Aşkına
Share to email
Share to Facebook
Share to X
By Ayfer Tezcan
5
11 ratings
The podcast currently has 22 episodes available.
Her polikistik over "PCOS" mudur? Her "PCOS" polikistik over midir?
Aslında hasta olan, overlerimiz yani yumurtalıklarımız mıdır? Yoksa tüm bedende olumsuz giden durumlar, XX kromozomlu bireyleri en hassas ve zayıf halkasından mı vurur? Acaba diatiao yani yaşam şeklimizi değiştirirsek sendromlardan kurtulabilir miyiz? Çok soru oldu. Dinleyelim mi?
Mikrobiyatamızı bedenimizin ara yüzü gibi düşünebiliriz. Vücudumuzdaki dört farklı mikrobiyata bölgesi; bağırsak, ağız, deri ve vajina bölgeleridir. Dolayısıyla mikrobiyatamızı oluşturan mikroorganizmalar, mantarlar, virüsler, arkealar, mikroökaryotlarla barış içinde yaşamanın yollarını öğrenmeliyiz.
Peki siz mikrobiyatanıza nasıl bakıyorsunuz? Beynimiz ile bağırsağımız arasında sinirsel ilişkiyi (vagus) biliyor musunuz? Antibiyotik kullanımı, yanlış beslenme, temizlik ürünleri, hazır paketli gıdalar, sigara-alkol kullanımı, az sebze çok hayvansal gıda tüketme ... ile probiyotik eksikliğine neden oluyor musunuz?
Bedenimizin geri kalanında sahip olduğumuz hücrelerimizin tam on katı kadar hücre, bağırsaklarımızda yaşar. Bu davetsiz kiracılarımız probiyotiklerimizi oluşturur. Bir de prebiyotiklerimiz vardır ki bunlar canlı değildir. Sadece probiyotiklerimizi beslerler. Davetsiz kiracılarımızın yani probiyotiklerimizin bazıları daimi bazıları da geçici olabilir. Bu hücrelerin arasındaki ilişkiler ve iletişimleri vücudumuzu nasıl etkiler?
Sizin son zamanlarda uyguladığınız DİATİAO hangisidir? Diyet sözcüğü, Yunanca "diatia" yani yaşam tarzı sözcüğünden gelmektedir. "Diatiao" sözcüğü yine Yunancada, belli bir yaşam tarzını benimsemek ve belli bir tarzda beslenmek anlamında kullanılır. Sonra Fransızcaya "diete" olarak geçmiştir.
Peki günümüzde pek popüler ketojenik diyete nasıl geldik? Nasıl "ketozis" olacaksınız? Ketojenik diyet listesinde neler var? Hepsi ve daha fazlası bu bölümde!
Beynimizin gelişimi, kemiklerimizin ve dişlerimizin sağlığı için gereken elementlerin başında fosfor gelir. Özellikle gelişme ve büyüme çağındaki çocuklarımız, gençlerimiz için çok önemlidir.
Balık her gün tüketilmesi mümkün olan bir besin değildir. O zaman fosforu bitkisel besinlerden almamız gerekir. Bitkisel besinlerdeki fosfor ise fitik asit içinde saklıdır.
Fitik asit nedir? Hangi besinlerdedir ve bu besinler nasıl tüketilmelidir?
Plastik atıkların pasifik okyanusunda oluşturduğu plastik çöplüğü 7. kıta olarak literatüre geçti. 3.5 milyon metrekare (yaklaşık beş Türkiye büyüklüğünde) bu çöplük gün gittikçe büyüyor.
Dolayısıyla son yıllarda yapılan çalışmalarda, sofralarımızda tükettiğimiz birçok besinde plastiğe rastlanmaya başlandı. Balık, midye, kabuklu deniz canlıları dışındaki besinlerde de artık plastik artıkları var. Örneğin tuz, şeker, bal, maden suyundaki mikroplastik...
Plastik nedir, kaç çeşittir ve ne sıklıkla hangi formlarda tüketiyoruz?
Sülfür doğada en yaygın hali ile hidrojen sülfür olarak bulunur. Sülfür, kükürt elementini içerir. Vücudumuzda detoksifikasyon yapan ve gençliğimizin, güzelliğimizin devamlılığına yardımcı olan antioksidanların üretilmesini sağlar. Bir de şarapların içinde bulunan sülfit molekülü vardır. Sülfit, gıdaların raf ömrünü uzatmak için de kullanılır ve gıda hassasiyeti yaratır. Sülfat ise epey zararlıdır.
Ne nedir? Nerede, nasıl zararlı ya da yararlıdır? Hepsi bu bölümde...
Yaşlanma hızımızı ölçtürmeyi ister miyiz? Zamanı yavaşlatmak, hastalıklanmamak, uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürmeyi elbette hepimiz isteriz. Bunun için ölümsüzlük iksiri aramaya gerek yok. Hayatımıza, mutfağımıza ORAC değeri yüksek besinleri sokmamız yeterlidir. ORAC değeri yüksek gıdalar neler midir? Hepsi ve daha fazlası bu bölümde.
Antioksidanlar vücudumuzun pas çözücüleridir. Soluk alıp verdiğimiz her an oksitleniyoruz, yani paslanıyoruz. Yaşamımızın devamı için gereken solunum aynı zamanda yaşlanmamızı, diğer tabirle paslanmamızı hızlandırıyor. İşte bu pası çözecek maddelere antioksidan diyoruz.
The podcast currently has 22 episodes available.