Araf Suresi 80. Lût’u da (gönderdik).[18] (O da) vaktiyle, kavmine demişti ki: “Sizden önceki âlemlerden hiç kimsenin yapmadığı bir fuhşu mu yapıyorsunuz?”
Araf Suresi - 81. “Siz, kadınları bırakıp şehvetle erkeklere varıyorsunuz.[19] Doğrusu siz haddi aşan (azgın) bir kavimsiniz.”
Araf Suresi - 82. Kavminin cevabı: “Onları (Lût ve yandaşlarını) kasabanızdan çıkarın. Herhalde onlar, fazlasıyla temiz olan insanlarmış!” demekten başka olmadı.
Araf Suresi - 83-84. Biz de onu ve ehlini (aile ve taraftarlarını) karısı hariç kurtardık. Çünkü o, (gizli küfrü sebebiyle) geride kal(ıp helak ol)anlardan oldu. O sırada üzerlerine (felaket getiren) bir yağmur yağdırdık. İşte bak, günahkâr suçluların sonu nasıl oldu![20]
Araf Suresi - 85. Medyen’e de kardeşleri Şuayb’ı (gönderdik, onlara şöyle) dedi: “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin, sizin için O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Size Rabbinizden açık bir delil geldi: Ölçüyü ve tartıyı tam yapın, insanların eşyasını (haklarını) eksik vermeyin, (iman ve ilâhî adaletle) düzeltildikten sonra da yeryüzünde (tekrar saparak) bozgunculuk yapmayın. Eğer inanan kimseler iseniz, bunlar sizin için hayırlıdır.”[21]
Araf Suresi - 86. “İman edenleri tehdit edip Allah yolundan alıkoyarak ve o yolu eğri göstermek isteyerek yol başına oturmayın (köşe başlarını tutmayın). Düşünün ki vaktiyle siz az idiniz de (Allah) sizi çoğalttı. Bakın (Allah’ın emirlerinden saparak) fesat çıkaranların sonu nasıl oldu!”
87. “Eğer içinizden bir grup benimle gönderilene iman etmiş, bir grup da iman etmemişse, Allah aramızda hükmedinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.”
(Hz. Şuayb’ın toplumdaki yaygın ticârî ahlâksızlık ve hilekârlığa engel olmaya çalışmasına ve onları ilâhî emre uyarak düzeltmek için uyarmasına rağmen, vurguncu menfaatperestler bir cephe oluşturup karşı çıktılar.)
Araf Suresi - 88. Kavminden (iman etmeyip) büyüklük taslayan ileri gelenler: “Ey Şuayb! Seni ve seninle beraber iman edenleri ya kesinkes kasabamızdan çıkaracağız ya da kesinlikle milletimize (bizim yaşadığımız dinimize) dönersiniz.” dediler. O da: “Biz istemesek de mi?” dedi.
(Puta tapanlar/batıl dinliler, atalarından duyduklarını din kabul edip Allah’a ve O’ndan gelenlere teslimiyeti kabul etmediklerinden peygamberleri ve onlara inananları yurtlarından çıkarma/sınır dışı etme tehdidinde bulunmuşlardır. Halbuki onlar bilmiyorlar ki inananların vatanı, inancını rahatça yaşadığı her yerdir.) [krş. 8/30; 17/76; 63/8]
Araf Suresi - 89. “(Sonra bilin ki) Allah bizi, (vahiyle o batıl dininize inanmaktan) kurtardıktan sonra, eğer sizin dininize dönersek, Allah hakkında yalan uydurmuş oluruz. Rabbimiz Allah’ın dilemesi dışında o (sizinki)ne dönmemiz bizim için olacak şey değildir. Rabbimizin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Biz ancak Allah’a güvendik. Ey Rabbimiz! Bizimle kavmimiz arasında hak olan ne ise ona hükmet, sen hükmedenlerin[22] en hayırlısısın.”
Araf Suresi - 90. Kavminden inkâra sapanların ileri gelenleri (kralcılar): “Eğer Şuayb’a uyarsanız, kesinlikle zarara uğrar, perişan olursunuz.” dedi.
Araf Suresi - 91. Bunun üzerine onları müthiş bir deprem yakalayıverdi ve yurtlarında dizüstü çök(üp cansız kal)ıverdiler. [bk. 11/84-95]
Araf Suresi - 92. Şuayb’ı yalanlayanlar… Sanki orada hiç oturmamış gibi oldular. Şuayb’ı yalanlayanlar var ya (işte) asıl zarara uğrayan onlar oldular.
Araf Suresi - 93. Bunun üzerine (Şuayb), onlardan yüz çevirip: “Ey kavmim! Andolsun ki Rabbimin gönderdiği hükümleri size duyurmuştum ve size (iyiliğiniz için) öğüt vermiştim. Artık kâfir bir kavme ne diye üzüleyim?” dedi.
İlmihal Derseri:
https://www.youtube.com/playlist?list=PLw_dec0EVOjo0ws8PpqZprQkiZ37jwyfc
Sorun Söyleyelim:
https://www.youtube.com/playlist?list=PLw_dec0EVOjqRr3hX4_H1LcAQcjeES3RQ
#islam