No More Altyazı with Çilem Akar’ın bu bölümünde get fiilinin 10 anlamını öğreniyoruz.
1. Elde etmek, almak (to obtain, to receive)
* Örnek: "Did you get my message?" (Mesajımı aldın mı?)
2. Ulaşmak (to reach, to arrive at)
* Örnek: “Audrey just got home.”
3. Anlamak (to understand)
* Örnek: “I don’t get the joke.”
4. Olmak, hale gelmek (to become)
* Örnek: "It's getting cold." (Dışarısı soğuyor.)
5. Yapmak (to do, to perform)
* Örnek: “Get your homework done.”
6. Satın almak (to buy)
* Örnek: "I got a new phone.”
7. Yakalamak, ele geçirmek (to catch, to capture)
* Örnek: “I got the thief." (Hırsızı yakaladım.)
8. Hazırlamak (to prepare)
* Örnek: “Betty and I are gonna get dinner ready.”
9. Birini bir yere götürmek (to bring, to fetch)
* Örnek: "Can you get me some water?”
10. Bir şeyin yapılmasını sağlamak (to cause something to be done)
* Örnek: "I gotta get my car fixed." (Arabamın tamir edilmesi lazım.)
--
Benim Instagram hesaplarım: @cilemakar - @englishwcilemakar
--
Bubble Works Media Instagram: @bubbleworksmedia
https://www.bubbleworksmedia.com/
Reklam ve iş birlikleri için [email protected] adresine mail atabilirsiniz.
Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices