Her hafta birbirinden farklı hikayeler ile izleyicilerini kıssadan hisse almaya davet eden Serdar Tuncer, bu haftanın Biri Bir Gün'ünde "Ebu Turab Hz.leri ile Tövbe Eden Gencin Hikayesi"ni anlatıyor.
Serdar Tuncer başlıca şunları anlattı:
Selamünaleyküm erenler ve dahi "Eğer onlar nefislerine zulmettiklerinde sana gelselerdi ve sen de onlar için bağışlanma dileseydin, şüphesiz Allah'ı affedici ve merhamet sahibi bulacaklardı" ayet-i celilesinin muktezasınca erenler elinden tevbe etmenin tevbenin kabul karin oluşuna vesile olduğunu hakkıyla bilebilenler, üf ne uzun bir cümle oldu. Öyle olsun bazen o da güzeldir, uzun cümle iyidir. Hoş geldiniz, safalar getirdiniz
Musa Aleyhisselâm malumunuz Kelimullah Cenab-ı Hakkın kendisiyle mükâleme ettiği, Konuşmak demek, Allah Teala bütün peygamberleriyle mükaleme etmiştir ama bu hususiyetle en ziyade temayüz eden zat-ı şerif Musa Aleyhisselâm olduğu için ondan bahisle Kelimullah diyoruz.
İşte Cenab-ı Hak bir gün Musa Kelimullah Aleyhisselam'a demiş ki, ey kelimim git filan beldede fasık bir genç var, onu oradan çıkar. Yoksa onun fıskı ve ona ses etmeyişleri sebebiyle o beldenin üzerine ateş yağdırırım. Hazreti Musa Aleyhisselam tarif edilen yere gelmiş o delikanlıyı bulmuş, onu oradan tabiri caizse sürgün etmiş git demiş. Başka bir yerde yaşa, mevzu böyle böyle ben filancayım.
Naçar delikanlı kabul etmiş ve gidip başka bir köye, bir yere sığınmış. Cenab-i Hak bu kez de kelimine demiş ki, ey Musa o senin fasık genç var ya şimdi gitti filan yerde ve fıskına devam ediyor. Git de onu oradan da çıkart. Yoksa ora halkına azap ederim, ateş yağdırırım başlarına.
Musa Aleyhisselam genci tekrar bulmuş demiş ki, sen burada da duramazsın, çık buradan. Git nereye gidersen git, burada durma. Emri yerine getirmiş, delikanlı çaresiz.
Diyorlar ki böyle izbe bir mağaraya sığınmış o mağarada bir müddet yaşamış, hastalanmış. Hastalanıp da böyle dert yakasına yapışınca başını toprağa gömmüş...
Devamı videomuzda...
Gelin, Beraber Yürüyelim...