Serdar Tuncer “Biri Bir Gün” programının bu haftaki bölümünde, Müslümanların temsili, hakikatin gösterişe kurban edilmesi ve yaşananla gösterilen arasındaki fark ele alınıyor. Dindarlığın bir vitrin değil, bir hâl meselesi olduğu vurgulanıyor.Programda, İslam’ın bir imaj malzemesi hâline getirilmesinin tehlikelerine dikkat çekiliyor. Müslüman olmanın görsel değil, ruhsal ve ahlaki bir sorumluluk taşıdığı belirtiliyor. Temsildeki samimiyetin, görüntüyle değil, kalple ve hâl ile olması gerektiği anlatılıyor. Tesettürden sosyal medya kullanımlarına, dinin mahremiyetinden Allah’a kulluk şuuruna kadar geniş bir çerçevede; gösterişten uzak, sahici bir yaşantının önemi vurgulanıyor.🌟 Öne Çıkan Başlıklar 🌟🧕 Tesettür, yalnızca örtünmek değil; bir duruş, bir ahlaktır. Örtünmenin amacı kendini saklamakken, gösterme çabasıyla birlikte bu anlamın kaybolduğu anlatılıyor.📸 Görselliğe dayalı dindarlık: Sosyal medya için yaşanan bir “İslam”, temsili yıpratıyor. Hakikatin estetize edilerek gösterilmesi, bazen hakikatin kendisini gölgeleyebilir.🧠 Dindarlık imajı: Dindar gibi görünmek ile dindar olmak arasındaki fark vurgulanıyor. Allah için yapılan her iş, insan için yapılmaya başlandığında değerini kaybediyor.💬 Hal ile tebliğ: En etkili davet, konuşarak değil, yaşayarak olandır. Kalpten çıkan sözler, kalbe ulaşır.🕯️ Hakikati taşımanın sorumluluğu: Bu yol şakaya gelmez. Temsil gücümüz, iman gücümüzle doğru orantılıdır. “Dindar görünmek” değil, “dindarca yaşamak” esastır.daha fazlası videomuzda...Gelin, Beraber Yürüyelim...