Ben Okurum’un bu bölümünde Deniz Yüce Başarır’ın anlatacağı kitap, İsrailli yazar ve pasifist David Grossman’ın bir destan olarak da nitelendirilebilecek romanı Ülkenin Sonuna. Temelde oğlunu askere gönderen bir annenin, kötü bir haber almamak için kendini yollara vuruşunun hikayesi olan roman, Orta Doğu meselesine, savaşa, aile olmaya ve dostluğa dair çok şey söylüyor. Başarır, romanı Cumhuriyet Kitap Eki’nin eski editörlerinden Eray Ak ile konuşuyor. 

Deniz Yüce Başarır, Ben Okurum’un bu bölümünde yazar eşi Başar Başarır’la yapıyor kitap muhabbetini. Konu da Byron Ayanoğlu’nun İstiridye Üstü Girit adlı biraz anı, biraz yemek, biraz da kurgu içeren kitabı. Girit’in doğası, lezzetleri, tarihi de var kitapta ama en çok Byron Ayanaoğlu’nun orta yaş krizi nedeniyle Yunanlı köklerine uzanan macerasında başına gelen ilginç ve eğlenceli olaylar var. Ve tabii Başarırlar’ın sohbeti de bu eğlenceli maceranın etrafında gelişiyor. 

Ben Okurum’un bu bölümünde Deniz Yüce Başarır bir edebiyat fenomenini, Stefan Zweig’ı mercek altına alıyor. 1942 yılında Avrupa’nın faşizm ve savaşın etkisiyle geldiği durumdan ötürü depresyona girip, karısıyla birlikte intihar eden yazarın Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu adlı ülkemiz okurları tarafından da çok sevilen novellası ise bölümün esas kızı. Başarır, konuğu psikiyatr Alper Hasanoğlu ile bu eseri ve Zweig’ın tüm kitaplarında psikolojinin yerini derinlemesine irdeliyor. 

Yapıtları 37 dile çevrilen ünlü İsviçreli yazar Peter Stamm’ın Yedi Yıl adlı romanıyla devam ediyor Ben Okurum. Deniz Yüce Başarır, ilk bakışta klasik bir aşk üçgenini anlatıyor gibi görünse de, hayata ve insana dair derin gözlemler içeren, duru ve akıcı bir roman olan Yedi Yıl hakkında konuşmak üzere, bu kez kitabın çevirmeni Regaip Minareci’yi davet ediyor mikrofona; elbette romandan çarpıcı bölümleri seslendirmeyi de ihmal etmiyor. 

Ben Okurum’un bu bölümünde baş rolde orman var. Hayatını ormanlara adamış Peter Wohlleben’in ağaçlarla ilgili bilmediğimiz gerçekleri akıcı bir dille anlattığı Ağaçların Gizli Yaşamı, insanın doğaya çektirdiği ıstırabın sonuçlarını çarpıcı bir biçimde gördüğümüz şu günlerde okunması ve üzerinde konuşulması gereken kitaplardan biri. Deniz Yüce Başarır ağaçları ve onların gizli dünyasını eczacı komşusu Pelin Yüceyaltırık ile konuşuyor. 

Deniz Yüce Başarır Ben Okurum’da bu kez arkadaşlarıyla birlikte yazarı Marianna Yerasimos’un ‘tat anıları ile anıların tatlarının iç içe geçtiği bir hikâye’ olarak tanımladığı İstanbullu Rum Bir Ailenin Mutfak Serüveni’nin tarifleriyle mutfağa giriyor. Çevirmen Omca Korugan ve akademisyen Aybek Korugan ile kitabın içinden anılarla zenginleşen sohbetlerin de yer aldığı bölüm hem hayatın hem de yemeklerin lezzeti peşinde koşanların çok ilgisini çekecek.  

Ben Okurum’da bu bölümün ana kahramanı Fransız felsefeci ve yazar Muriel Barbery’nin ülkesinde milyonlar satan ve yayımlandığı bütün ülkelerde çok ilgi gören romanı Kirpinin Zarafeti. Deniz Yüce Başarır, sınıf ve yaş farkına rağmen dost olan iki kadın karakterin izini süren ve yazarının felsefi yaklaşımını da satırlara taşıyan roman hakkında ipuçları verdiği bu bölümde, yazar dostu Nermin Yıldırım ile kitap hakkında sohbet ediyor. 

Deniz Yüce Başarır Ben Okurum’un bu bölümünde feminizmin öncülerinden kabul edilen yazar Simon de Beauvoir’ın eşi Jean Paul Sartre ve arkadaşları Albert Camus gibi ünlü kişilikleri de satırlarına taşıdığı söylenen ünlü romanı Mandarinler’i anlatıyor. Romandan can alıcı paragrafların Başarır tarafından seslendirildiği bölümün konuğu ise deneyimli gazeteci Milliyet Sanat Dergisi’nin Yayın Yönetmeni Filiz Aygündüz.